24 Ekim 2019 Perşembe

Geçmişin Arayışı

Ben ne zaman bu kadar büyüdüm?
Sanki dün yola çıkmış gibiyim.
Ne doğduğumu bilirim, ne yaşadığımı
Tek bildiğim şey bugünüm.
Ben hep böyle miydim Azizim?
Bana doğduğum anı anlatır mısın?
Mesela her çocuk gibi ağlıyor muydum?
Peki ya sen?
Gözlerinin içi gülüyor müydü?
Merakımı gider Azizim.
Ben nasıl bir bebektim?
Benim için gecelerce uykusuz kaldın mı?
Yüzüme bakıp gülümsedin mi?
Yüreğimi karanlığa gömen çocukluğumu,
Bana Türkiye'nin doğusunda,
Doksanlı yılların başına denk gelen
Korku dolu çocukluğumu anlat.
Bana yaşadıklarımı,
Muş Ovasına sığdırdığım umutlarımı anlat!
Hem hayallerimi, hem hayal kırıklıklarımı
Maydanozla aramızda hep böyle bir mesafe var mıydı?
Yada yoğurda hep böyle sevdalı mıydım?
Telaşını hep özlediğim fakirliğimizde
Böyle bir lüksüm var mıydı?
Sahi fakirlik demişken Azizim,
Bana o günleri anlatır mısın?
On iki kardeş kaldığımız o küçük odayı,
Sarımsak yahnisine büyük bir tebessümle
Ekmek doğradığımız günleri anlatır mısın?
Otuzumu aşmışken, neden sıfır gibiyim?
Hep böyle ağır mıydı vücudum?
Gözlerim hep böyle uzağa mesafeli miydi?
Peki ya saçlarım,
Hep böyle seyrek miydi?
Bana beni anlat Annem!
Zira, ruhum yerle yeksan benim...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder