Yüreğimin buğusunu yansıtan
Hüzünlü penceremin kenarında
Keder dolu bir tebessümle karanlığı izliyorum.
Gidişin bir meltem gecesiydi.
İçimi gıdıklayan dürtü,
O geceye benzeyen bu anın
Bütün dehşetiyle beni teslim almasını sağlıyor.
Evet,
Gidişinin üstünden kaç mevsim geçti bilmiyorum.
Aslında her buğulu cam gördüğümde,
Umutlara kapılmam tesadüf değil.
Zira,
Gidişinin çizdiği manzaranın dehşetini
Ruhuma işleyen nakışların tek şahidi
Buğulu bir camdı.
Yine o buğulu camda,
Yüreğim senden yağacak bir damla bekliyor.
Senin kokunu getirecek bir esinti,
Yada ne bileyim
Senin güzelliğini ruhuma işleyecek bir ay ışığı...
30 Ekim 2019 Çarşamba
24 Ekim 2019 Perşembe
Geçmişin Arayışı
Ben ne zaman bu kadar büyüdüm?
Sanki dün yola çıkmış gibiyim.
Ne doğduğumu bilirim, ne yaşadığımı
Tek bildiğim şey bugünüm.
Ben hep böyle miydim Azizim?
Bana doğduğum anı anlatır mısın?
Mesela her çocuk gibi ağlıyor muydum?
Peki ya sen?
Gözlerinin içi gülüyor müydü?
Merakımı gider Azizim.
Ben nasıl bir bebektim?
Benim için gecelerce uykusuz kaldın mı?
Yüzüme bakıp gülümsedin mi?
Yüreğimi karanlığa gömen çocukluğumu,
Bana Türkiye'nin doğusunda,
Doksanlı yılların başına denk gelen
Korku dolu çocukluğumu anlat.
Bana yaşadıklarımı,
Muş Ovasına sığdırdığım umutlarımı anlat!
Hem hayallerimi, hem hayal kırıklıklarımı
Maydanozla aramızda hep böyle bir mesafe var mıydı?
Yada yoğurda hep böyle sevdalı mıydım?
Telaşını hep özlediğim fakirliğimizde
Böyle bir lüksüm var mıydı?
Sahi fakirlik demişken Azizim,
Bana o günleri anlatır mısın?
On iki kardeş kaldığımız o küçük odayı,
Sarımsak yahnisine büyük bir tebessümle
Ekmek doğradığımız günleri anlatır mısın?
Otuzumu aşmışken, neden sıfır gibiyim?
Hep böyle ağır mıydı vücudum?
Gözlerim hep böyle uzağa mesafeli miydi?
Peki ya saçlarım,
Hep böyle seyrek miydi?
Bana beni anlat Annem!
Zira, ruhum yerle yeksan benim...
Sanki dün yola çıkmış gibiyim.
Ne doğduğumu bilirim, ne yaşadığımı
Tek bildiğim şey bugünüm.
Ben hep böyle miydim Azizim?
Bana doğduğum anı anlatır mısın?
Mesela her çocuk gibi ağlıyor muydum?
Peki ya sen?
Gözlerinin içi gülüyor müydü?
Merakımı gider Azizim.
Ben nasıl bir bebektim?
Benim için gecelerce uykusuz kaldın mı?
Yüzüme bakıp gülümsedin mi?
Yüreğimi karanlığa gömen çocukluğumu,
Bana Türkiye'nin doğusunda,
Doksanlı yılların başına denk gelen
Korku dolu çocukluğumu anlat.
Bana yaşadıklarımı,
Muş Ovasına sığdırdığım umutlarımı anlat!
Hem hayallerimi, hem hayal kırıklıklarımı
Maydanozla aramızda hep böyle bir mesafe var mıydı?
Yada yoğurda hep böyle sevdalı mıydım?
Telaşını hep özlediğim fakirliğimizde
Böyle bir lüksüm var mıydı?
Sahi fakirlik demişken Azizim,
Bana o günleri anlatır mısın?
On iki kardeş kaldığımız o küçük odayı,
Sarımsak yahnisine büyük bir tebessümle
Ekmek doğradığımız günleri anlatır mısın?
Otuzumu aşmışken, neden sıfır gibiyim?
Hep böyle ağır mıydı vücudum?
Gözlerim hep böyle uzağa mesafeli miydi?
Peki ya saçlarım,
Hep böyle seyrek miydi?
Bana beni anlat Annem!
Zira, ruhum yerle yeksan benim...
17 Ekim 2019 Perşembe
TENHA
Tenha bir köşeye çekilir, iki damla yaş eşliğinde
Gözlerini arar gözlerim.
Mavi nakışlı gözlerinin
Kalbime ilmek ilmek işlenişini
Atamaz oldum bilincimin derinliklerinden.
Şehrin ovası şahitliğinde
Yaşadığım kalp çarpıntılarının
Ve soluk soluğa fısıldanan aşk cümlelerinin anıları
Kara bulutlar misali çöker ruhumun semalarına.
Şehrin havasını andıran
Islak bakışlarını hatırlarım ansızın.
Sığmaz olurum tenhalara.
Şehrin koyu ve anlamsız kalabalıklarına karışarak,
Özlemlerimi haykırmak geçer içimden.
Ve sonra gözlerin düşer aklıma
Mağrur, sıcak ve huzur dolu...
Gözlerini arar gözlerim.
Mavi nakışlı gözlerinin
Kalbime ilmek ilmek işlenişini
Atamaz oldum bilincimin derinliklerinden.
Şehrin ovası şahitliğinde
Yaşadığım kalp çarpıntılarının
Ve soluk soluğa fısıldanan aşk cümlelerinin anıları
Kara bulutlar misali çöker ruhumun semalarına.
Şehrin havasını andıran
Islak bakışlarını hatırlarım ansızın.
Sığmaz olurum tenhalara.
Şehrin koyu ve anlamsız kalabalıklarına karışarak,
Özlemlerimi haykırmak geçer içimden.
Ve sonra gözlerin düşer aklıma
Mağrur, sıcak ve huzur dolu...
15 Ekim 2019 Salı
NERDESİN?
Yaprakların sarardığı, serin bir sonbahar akşamında
Böyle zamanların aklımdaki
En tuhaf, acımasız ve soğuk sorusuna
Cevap bulma çabası içindeyim.
Nerdesin?
Nefes alsam, hisseder misin?
Dilimdeki türküyle,
Gönlümdeki sevdaya ulaşma çabasının
İç karartıcı çaresizliğiyle şehri izliyorum.
Mevsimin ruhu hazan olunca,
Benim ruhumu hüzün sarıyor.
Ben gözü kapalı bile seni ararken,
Sen nerdesin?
Bir ses versem, duyar mısın?
Asi rüzgarların haber verdiği kış kapıda,
Soğuk tenime işlemişken,
Sen nerdesin?
Ellerimi uzatsam, tutar mısın?
Böyle zamanların aklımdaki
En tuhaf, acımasız ve soğuk sorusuna
Cevap bulma çabası içindeyim.
Nerdesin?
Nefes alsam, hisseder misin?
Dilimdeki türküyle,
Gönlümdeki sevdaya ulaşma çabasının
İç karartıcı çaresizliğiyle şehri izliyorum.
Mevsimin ruhu hazan olunca,
Benim ruhumu hüzün sarıyor.
Ben gözü kapalı bile seni ararken,
Sen nerdesin?
Bir ses versem, duyar mısın?
Asi rüzgarların haber verdiği kış kapıda,
Soğuk tenime işlemişken,
Sen nerdesin?
Ellerimi uzatsam, tutar mısın?
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)